Uluslararası Spinal Kord (Omurilik) Farkındalık Günü

Uluslararası Spinal Kord (Omurilik) Farkındalık Günü

Uluslararası Spinal Kord (Omurilik) Hastalıkları Derneği, omurilik hastalıkları ile ilgili farkındalığı artırmak amacıyla, 5 Eylül tarihini omurilik hastalıkları farkındalık günü olarak ilan etmiştir.

Omurga içerisinde yer alan omurilik çok önemli fonksiyonlara sahiptir. Beyin ile kol, gövde ve bacaklar arasında iletişimi sağlar. Beyinden gelen uyarıları kol, gövde ve bacaklara iletirken, bu bölgelerden gelen uyarıları da aynı şekilde beyine iletir. Bu sayede hareket edip, sıcak, soğuk gibi duyuları hissedebiliriz.

Görülme sıklığı dünyada giderek artan omurilik yaralanmaları her yaştan insanı etkileyen sosyal, psikolojik ve ekonomik boyutları da bulunan bir sağlık problemidir. Hem hastaların kendilerini hem de ailelerini ilgilendirir. Dünya çapında 2,5 milyon omurilik yaralanması olan hastanın yaşadığı tahmin edilmektedir. En sık omurilik yaralanması nedenlerinden birisi travmadır. Travmatik omurilik yaralanmalarının ana nedenleri arasında trafik kazaları, yüksekten düşmeler, spor yaralanmaları veya ateşli silah yaralanmaları yer almaktadır. Travma dışında tümörler, enfeksiyonlar, romatizmal hastalıklar, damar tıkanıklıkları, omuriliğe bası yapan bel ve boyun fıtıkları, gelişimsel anormallikler de omurilik hasarına neden olabilir. Omurilikte ortaya çıkan hasarlar, etkilenen bölgeye göre değişen nörolojik fonksiyon kayıplarına neden olur. Yaralanma seviyesine göre değişen tipte felç, duyu kaybı, dengesizlik, büyük abdest ve idrarını hissetme ya da kontrol etme problemleri, cinsel fonksiyonlarda bozulma, solunum sıkıntısı, kaslarda zayıflama ve erime, şiddetli ağrılar görülebilir. Kalp damar, solunum ve böbrek gibi hayati organların etkilenmesi yaşamı tehdit edebilir. Hastaların uzun süreli yatmasından dolayı iyi takip edilmez ve pozisyonlamaya dikkat edilmezse yatak yaraları gelişebilir. Hasarın derecesi hastalığın seyrini etkiler.

Ani omurilik yaralanması olan bir durumda acil müdahale ve yaşam desteği çok önemlidir. Hastanın eğitimli ve donanımlı bir sağlık ekibi ile hızla hastaneye ulaştırılması gerekir. Sağlık personeli gelene kadar hastanın hareket ettirilmemesi gerekir. Kontrolsüz yapılacak her hareket mevcut yaralanmayı artırabilir. Hastanın, transportu öncesi ve sırasında mutlaka boyunluk takılması, sedyeye sabitlenmesi, travma tahtası kullanılması, damar yolu açılması, oksijenizasyonun sağlanması, vital bulguların yakından takip edilmesi gerekir.

Geçmişte omurilik yaralanmaları uzun yıllar tedavi edilemez bir hastalık olarak görülürken, günümüzde tıptaki gelişmeler ile hastaların sağkalım oranları artmış ve yaşam süreleri uzamıştır. Erken dönem tedavinin ardından bir an önce nörorehabilitasyon başlanmalıdır. Rehabilitasyon, hem kişinin mümkün olan en bağımsız seviyeye ulaşmasında hem de oluşabilecek komplikasyonların önlenmesinde oldukça önemlidir. Rehabilitasyon akut dönemde başlayıp ömür boyu devam eden bir süreçtir.

Omurilik yaralanması çoğunlukla trafik kazası, yüksekten düşme, ateşli silah yaralanması ve sığ suya dalma gibi önlenebilir nedenlerle geliştiğinden, ‘önlemek tedavi etmekten daha önemlidir’.  Omurilik yaralanmalarını önlemeye yönelik çalışmaların yapılması önemlidir. Trafik kurallarına sıkı şekilde uyulmalı, emniyet kemeri uygun şekilde takılmalıdır. Sığ suya baş üstü atlanmamalıdır. Spor yaparken gerekli önlemler alınmalı, koruyucu kasklar ve aparatlar uygun şekilde kullanılmalıdır. Yüksekten düşmelerin bir kısmı iş kazalarına bağlıdır. Gerekli ekipmanlar kullanarak ve işçi eğitimleri ile yüksekten düşme oranları azaltılabilir.

Doç. Dr. Seden Demirci